Avrupa
mirasını yüzyıllar boyunca taşıyan kale ve şatolar, görünüm, his ve yapıları
bozulmadan yüksek hızlı geniş bant internet ile tanışıyor.
Paris
Expo'da düzenlenen HUAWEI CONNECT 2024 etkinliğinde dijital ve akıllı
teknolojilerin Avrupa’nın yeşil ve dijital dönüşümünü nasıl hızlandırabileceği
ele alındı, bu yöndeki çeşitli uygulama örnekleri paylaşıldı.
Huawei,
bu amaçla 20 yılı aşkın süredir Avrupa genelinde oluşturulan yerel tedarik
zincirleri, üretim tesisleri ve ortak inovasyon merkezleri aracılığıyla 5
binden fazla yerel ortakla iş birliği yapılıyor. Bunun sonucunda, güvenilir ve
uygun maliyetli kampüs ağları ile okulların daha iyi bir çevrimiçi öğrenme
deneyimi sağlamasına, doktorların yapay zekayı daha verimli ve doğru teşhisler
için kullanmasına katkı sağlanıyor.
Ayrıca
yeşil teknoloji ve enerji verimliliği çözümü örnekleriyle Avrupa
topluluklarının 200 milyar kilovatsaatten fazla temiz enerji üretmesine destek
verildi ve karbon emisyonları 140 milyon ton azaltıldı. Bu değerlerin yaklaşık
180 milyon ağaç dikmeye karşılık geldiği belirtiliyor.
Teknolojik
dönüşümün en dikkati çeken örneklerinden birisi de turizm alanında kendisini
gösteriyor. Avrupa'nın en görkemli mirasları arasında yer alan kale ve şato
gibi tarihi yerler görünüm, his ve yapılarını bozulmadan yüksek hızlı geniş
bant ile bağlanıyor.
Bu
uygulamanın bir örneği Fransa Ally'de geçmişi 15. yüzyıla kadar uzanan La Vigne
Şatosu'nda gerçekleştirildi.
Kale,
şato gibi yapılarda bağlantılı hizmetlerin altyapılarının kurulması ve bu
hizmetlerin nitelikli olarak kullanılmasında önemli zorluklar yaşanıyor. Çoğu
tarihi yerde bu çalışmalar için sıfırdan başlanması gerekiyor. Bir kale ya da
şatoyu donatırken, duvar kalınlığını dikkate almak önem taşıyor. Yalnızca WiFi
teknolojisi bu duvarları aşarak tüm şato genelinde güvenilir bağlantı
sağlamakta yetersiz kalıyor.
Sınıflandırılmış
bir tarihi anıt olan, rehberli turlar ve misafir odalarında konaklama imkanı
sunulan La Vigne Şatosu'da da bağlı kalmak, eğlence aramak, bilgiye erişmek hem
çalışanlar, hem de misafirler için güçlüklere neden oluyordu. Binanın koruma
altında olması ise sorunun çözümünde geleneksel inşaat çalışmalarının
yapılmasını kısıtlıyordu. Duvar ve ahşap panellere delik açmak da mümkün
değildi.
Tüm
bu zorlukları aşmak için "şeffaf fiber" çözümünden yararlanıldı.
Kullanılan özel ekipman sayesinde ortamda kaç donanıma ihtiyaç duyulduğu
ölçüldü ve en iyi konumlamalar sağlandı. Küçük boyutu nedeniyle şeffaf ve
neredeyse görünmez olan kablo ile gerekli kurulumlar tarihi yapıya zarar
vermeden gerçekleştirilebildi.
Elde
edilen yüksek hızlı bağlantı sayesinde sorunsuz şekilde video konferanslar
yapmak, film izlemek mümkün oldu. Bunlara ek olarak bağlantılı kameralarla
güvenlik artırılabilecek, ziyaretçilere bu altyapıyı kullanarak etkileyici yeni
tur deneyimleri sunulabilecek.
Yürütülen
tüm bu çalışmalar sonunda bir şato için dünyanın ilk yüksek hızlı bağlantısı
sağlandı. Bu girişimin, tarihi anıtlar için birçok yeni projeye ilham vermesi
bekleniyor. (AA)
Login and/or register to view page statistics