Herakleia Antik Kenti'ndeki kazılarda çıkarılan bazı eserlerde pati izlerine rastlandı

Muğla'nın Milas ilçesindeki Herakleia Antik Kenti'ndeki kazılarda gün ışığına çıkarılan eserlerden bazılarının üzerinde pati izlerine rastlandı.

Tourexpi 08.01.2025 00:00 08.01.2025 00:00

Kapıkırı

Mahallesi'ndeki antik kentte 4 yıl önce başlayan kazı çalışması, Prof. Dr.

Zeliha Gider Büyüközer'in bilimsel danışmanlığında 12 ay kesintisiz sürüyor.

Günümüze

ulaşan tarihi yapılarıyla turistlerin yeni rotası haline gelen Herakleia Antik

Kenti, gün ışığına çıkarılan eserleriyle de yüzlerce yıl öncesi yaşama ilişkin

ipuçları veriyor.

Kazılarda

gün ışığına çıkarılan figürlü mozaik, kandil, pati izi olan tuğlalar ve insan

yanına gömülü hayvan iskeletlerinin olduğu mezarlar, 2 bin yıl önce

Herakleia'da yaşayanların hayvan ve doğa sevgisine dair gösterge olarak

değerlendiriliyor.

Latmos

ve Herakleia Kazısı Başkanı Prof. Dr. Zeliha Gider Büyüközer, AA muhabirine,

Herakleia'nın ve çevresindeki Latmos coğrafyasının 500 milyon yıllık jeolojik

geçmişiyle ve doğal peyzajıyla olağanüstü olduğunu söyledi.

Herakleialıların

yapıları inşa ederken tahrip etmedikleri doğayı son derece verimli

kullandıklarını ifade eden Büyüközer, "Arkeolojik kazılar,

Herakleialıların doğa ile iç içe yaşadıklarını, hayvanları yaşamlarının

ayrılmaz bir parçası olarak kabul ettiklerini ve bu sevgiyi sanatla,

ritüellerle ortaya koyduklarını gösteriyor. Doğal sağlam kayaçları binalarının

bir parçası haline getiren bu antik halk, aynı zamanda çevreyle uyumlu,

dayanıklı yapılar inşa etmiş. Antik kentteki bu yapılar doğayla uyum içinde bir

yaşam sürüldüğünün en büyük göstergesidir." diye konuştu.

"Köpekleri

ile yan yana gömülmüşler"

Herakleia'da

2022 yılındaki kazılarda, güney Helenistik kule yanındaki mezarlıkta insan

yanına gömülü köpeğe rastladıklarını anlatan Büyüközer, "Bu,

Herakleialıların evcil hayvanlarına verdiği önemin bir yansıması. Bireylerin

öbür dünyada da köpekleriyle birlikte olmayı tercih etmeleri, köpeklerin ne

kadar değerli olduğunu ve onlarla kurdukları bağın ne kadar güçlü olduğunu

gösteriyor. Yine kazılarda Roma hamamındaki pek çok kiremit tuğlanın üzerinde

köpeklere ait pati izlerine rastladık." ifadelerini kullandı.

Yaklaşık

2 bin yıllık pati izlerinin tuğlaların kalıplara döküldükten sonra güneş

altında kurutulmak üzere açık alanda serildiği sırada evcil hayvanların

tuğlaların üzerine basmasıyla oluştuğunu anlatan Büyüközer, pati izlerinin

Herakleialıların hayvanları ne kadar çok sevdiğini ve onlarla iç içe bir yaşam

sürdüklerini kanıtladığını belirtti.

Tarihi

yapılarda ortaya çıkarılan mozaiklerde farklı hayvan figürlerinin dikkati

çektiğini ifade eden Büyüközer, şöyle konuştu:

"Kazılarda

ele geçirilen görseller, Herakleialıların çevrelerindeki hayvanları ne kadar

iyi tanıdığını ve onlara olan ilgilerini bir kez daha ön plana çıkardığını

görüyoruz. Bitkisel bezekler ve hayvan figürlerinin sıkça yer aldığı seramikler

ve kandiller de bu halkın doğaya ve hayvanlara olan sevgisini gösteren bir

diğer önemli buluntu. Herakleialıların, yaşadıkları doğayı ve hayvanları sadece

yaşam alanlarının bir parçası olarak görmekle kalmayıp, doğayı ve hayvanları

sanatla da taçlandırdıkları görülüyor."

Büyüközer,

Herakleia ve Latmos bölgesindeki insanların doğaya ve hayvanlara olan

sevgisinin nesilden nesile aktarıldığını sözlerine ekledi. (AA)

Orijinal Haber

Login and/or register to view page statistics