Orta Asya’nın en büyük şehri Taşkent tarihi cami ve medreseleriyle öne çıkıyor

Orta Asya'nın en büyük şehri Taşkent, tarihi cami ve medreseleriyle seyyahların en çok ziyaret ettiği yerlerden biri olarak öne çıkıyor.

Tourexpi 14.01.2025 00:00 14.01.2025 00:00

2009

yılında Birleşmiş Milletler Eğitim, Bilim ve Kültür Örgütü (UNESCO) tarafından

kuruluşunun 2200. yılı kutlanan, İpek Yolu’nun en önemli duraklarından Taşkent,

modern binalarının yanı sıra Orta Çağ döneminden kalma tarihi cami ve

medreseleriyle de dikkati çekiyor.

Birçoğu

20. yüzyılın başında Orta Asya'yı işgal eden Rus Çarlığı döneminde büyük zarar

gören tarihi yapılar, şehrin köklü geçmişini yansıtıyor.

Taşkent'in

özellikle eski mahallelerinde, Orta Çağ'dan kalma Tilla Şeyh, Hazreti İmam ve

Süzük Ata camileri, Muyi Mübarek, Kokaldaş, Barak Han ve Abulkasım medreseleri

ve Şeyh Havandi Tohur ve Yunushan türbeleri gibi yapılar, yerli ve yabancı

seyyahların en çok ziyaret ettiği mekanlar arasında yer alıyor.

Seyyahların

uğrak yerlerinden biri Hazreti İmam Külliyesi

Orta

Asya mimarisinin nadir örneklerinden Hazreti İmam Külliyesi, birçok tarihi

yapıyı bir araya getirmesiyle dikkati çekiyor ve Taşkent'e gelen seyyahların en

çok ziyaret ettiği yerlerden biri durumunda.

Eski

adı Şaş olan Taşkent'te 10. yüzyılda yaşayan din alimi Ebu Bekir Kaffal

eş-Şaşi'nin "Hazreti İmam" lakabını taşıyan külliye, başkentin en

önemli tarihi yapılarından biri olarak öne çıkıyor.

Bünyesinde

Keffal Şaşi'nin türbesi, Barakhan ve Muyi Mübarek medreseleri, Tilla Şeyh ve

Hazreti İmam camilerini barındıran külliyenin ortasında, aynı anda binlerce

kişinin bayram namazını kıldığı geniş bir alan yer alıyor.

Külliyenin

arkasında, Kaffal eş-Şaşi'nin mezarının bulunduğu türbe, 1541'de mimar Gulam

Hüseyin tarafından inşa edilmiş olup külliyenin en eski yapılarından biri

olmasıyla önem taşıyor.

Barakhan

Medresesi, eski Sovyetler döneminde depo olarak kullanıldı

Külliyenin

en eski yapılarından biri olan 16. yüzyıldan kalma Barakhan Medresesi, Orta

Çağ'a özgü yapısı, mimarisi ve desenleriyle Semerkand'ın tarihi medrese ve

camilerini andırıyor.

Toplam

34 oda, mescit, ders salonu ve geniş iç avludan oluşan medrese, iki köşesindeki

mavi kubbeleri ve girişteki büyük kapısı ile Orta Çağ'dan kalma Semerkant ve

Buhara'daki medrese ve camileri anımsatıyor.

Giriş

kapısındaki yarı kubbe, Orta Asya Türk mimarisine özgü özellik taşırken kapının

kenarlarına ve üzerine işlenen mavi desenli motifler ile Kur'an-ı Kerim

ayetleri, medresenin bölgedeki diğer tarihi yapılara benzer izler taşıdığını

gösteriyor.

Geçen

yüzyılın başına kadar medrese olarak kullanılan yapı, eski Sovyetler Birliği

döneminde işçi yurdu ve depo olarak işlev gördü. Ardından, Özbekistan

Müslümanları Dini İdaresinin ilk binası olarak hizmet verdi.

13.

yüzyılda Çağatay Hanlığı'na hükmeden Barakhan'ın türbesi de adını verdiği

medresenin içinde yer alıyor. Bugün medresedeki odalar, hediyelik eşyaların

satıldığı dükkanlar olarak kullanılmaktadır.

Muyi

Mübarek Medresesi'nde, "Osman Mushafı" adlı Kur'an-ı Kerim muhafaza

ediliyor

Külliyede,

1856-1857 yıllarında inşa edilen Muyi Mübarek (Sakal-ı Şerif) Medresesi de

bulunuyor. Geçmişte, Hz. Muhammed'in Sakal-ı Şerifi'nin muhafaza edilmesi

nedeniyle buranın bu ismi aldığı biliniyor.

Bugün

müze olarak kullanılan medrese, "Osman Mushafı" olarak bilinen ve

üzerine Hazreti Osman'ın kanının aktığı ceylan derisine yazılı Kur'an-ı

Kerim'in muhafaza edilmesi nedeniyle İslam alemi için büyük öneme sahip.

Bu

Kur'an-ı Kerim'in, Timur Devleti'nin kurucusu Emir Timur tarafından 14.

yüzyılda Bağdat'tan Semerkand'a getirildiği tahmin ediliyor. Rusların Orta

Asya'yı ele geçirmesinin ardından 1869'da St. Petersburg'a götürülen Kur'an,

1923'te geri getirilerek önce Semerkand'a, sonra da Özbekistan Müslümanları

Dini İdaresinin müzesi olan Muyi Mübarek Medresesi'nde muhafaza edilmeye

başlandı.

Külliyede

ayrıca, 19. yüzyılın sonunda inşa edilen Tilla Şeyh Camisi ve Özbekistan'ın

bağımsızlığını kazanmasının ardından 2007'de yaptırılan Hazreti İmam Camisi de

bulunuyor.

Kokaldaş

Medresesi

Taşkent'teki

en görkemli tarihi eserlerden biri olarak öne çıkan medrese, başkentin eski

şehir kısmında, Çarşu Meydanı'ndaki yüksek bir tepenin üzerinde yer alıyor.

1551-1575

yıllarında Şeybaniler Sultanı Dervişhan'ın Kokaldaş lakaplı veziri tarafından

yaptırıldığı biliniyor. Medresenin girişinde solda cami, sağda kubbeli

derslikler bulunuyor, ortada ise odalarla çevrili geniş bir iç avlu yer alıyor.

Eskiden

3 katlı olan medresenin, bugün sadece 2 katı mevcut. Avlu, etrafındaki 38 oda

ve camiyi birleştiriyor. Geçmişte eğitim kurumu olarak hizmet veren medrese,

bugün tarihi bir yapı olarak öne çıksa da aynı zamanda İslami eğitim verilen

bir yüksekokul olarak faaliyetini sürdürüyor.

Abulkasım

Medresesi

Taşkent’in

merkezinde yer alan Abulkasım Medresesi, bölgenin yakın tarihinde inşa edilen

en yeni medreselerden biri olarak öne çıkıyor.

Dini

ulema Abulkasım tarafından 1850 yılında tek katlı olarak inşa edilen medrese,

1864 yılında iki katlı olarak yeniden yapıldı.

Orta

Asya mimarisine uygun olarak büyük bir girişe sahip olan medrese, iki yanında

kubbeli minarelerle dikkati çekiyor.

İçeride

geniş bir iç avlu bulunuyor; avlunun ortasında sarnıç yer alırken etrafında 60

kadar ders salonu ve yatak odası bulunuyor. Medresenin sol bitişiğinde ise cami

ve hamam yer alıyor.

1900’lü

yılların başına kadar eğitim kurumu olarak kullanılan medrese, Sovyetler

Birliği'nin bölgeyi ele geçirmesinin ardından, 1919'da diğer dini eğitim

kuruluşlarıyla birlikte faaliyetine son verdi.

Sovyet

döneminde bir süre kukla fabrikası atölyesi olarak kullanılan medrese, büyük

bir tahribata uğrayarak tanınmayacak hale gelmiştir.

1980'lerin

başında onarılan yapı, Özbekistan’ın bağımsızlığını kazanmasının ardından

yeniden restore edilmiştir. 1990'larda ise eski görünümüne kavuştu.

Bugün

geleneksel el sanatları ustalarının atölye olarak kullandığı medrese binası,

Orta Asya mimarisinin örneklerini barındırması nedeniyle seyyahların uğrak

yerleri arasında yer alıyor.

Devlet

muhafazasına alınan Taşkent'teki bu tarihi cami ve medreseler, her gün çok

sayıda yerli ve yabancı turist tarafından ziyaret ediliyor. (AA)

Orijinal Haber

Login and/or register to view page statistics