İşler
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’ın suya indirim vaadiyle
geldiğini ama fiyatlara yapılan bindirimle sektörün belini büktüğünü dile
getirdi.
Büyük
çoğunluğu ETİK Yönetim Kurulu üyelerinden oluşan, İzmir il merkezi ve
ilçelerinden gelen turizmciler, Türkiye’nin en pahalı suyu ve buna bağlı olarak
ödenen atık su bedelleri ile katı atık bertaraf bedelleri gündemiyle İzmir’de
toplandı. Bölgede turizmin hedeflenen turist sayılarına ulaşamamasının
nedenlerinden biri olarak yerel yönetimden kaynaklanan ekstra maliyetlerin
rekabet gücünü zayıflatması olduğunun değerlendirildiği toplantı sonrası ETİK
Başkanı İşler açıklamalarda bulundu. Turizmciler olarak bir komisyon
oluşturduklarını, ilçe belediye başkanlarını ve İzmir Büyükşehir Belediye
Başkan ve yetkililerini ziyaret ederek belediyeler eliyle turizmi zora sokan
uygulamaları örneklerle kendilerine anlatmak ve çözüm önerilerini aktarmak
istediklerini belirten İşler İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay’a da
çağrıda bulundu.
TÜRKİYENİN
EN PAHALI SUYUNU KULLANIYORUZ
Mehmet
İşler; “İzmir merkez ve ilçelerinden Ege Turistik Otelciler ve Konaklamalar
Birliği (ETİK) üyeleri olarak bir araya geldik. Tek gündem maddemiz, İzmir
Turizminin ağır girdi kalemlerinden su, atık su ve katı atık transfer ve
bertaraf bedelleriydi. Sayın Cemil Tugay seçim sırasında en dikkat çeken
söylemlerinden biri olarak su paralarının indirileceğini vaat etmişti. Biz bu
söze istinaden indirim bekledik. Kendisi bindirim yaptı. Öyle bir bindirim ki
İzmirli turizmci yüzde yüzleri bulan fiyat artışlarıyla karşı karşıya kaldı.
Turizm sektörü olarak çok zor bir dönemdeyiz. Su her yerde olduğu gibi turizmde
de hayattır. Susuz hayat ta, turizm de olmaz. Su turizmin hem nitelik, hem
sağlıklı olması için olmazsa olmazıdır. Turizmde İyi hizmetin, kaliteli hizmetin
ana maddesi sudur. Hijyen için su kullanıyoruz. Havuzlarımız için su
kullanıyoruz. Müşteri ve tesis temizliği için su kullanıyoruz. Biz tasarruf
etmeye çalışsak ta müşterimizin kullandığı suyu kısıtlayamıyoruz. Havuzda buhar
olup uçan suyu yerine koymak zorundayız. Türkiye’nin turizmde hedeflerine
koşması, ihtiyacı olduğu dövizi kazanması, cari açıkları kapatması ve
vatandaşın refahına katkıda bulunabilmesi için turizmcinin turizmin gereklerini
yerine getirmesi gerekiyor. Tüm dünyadaki rakiplerimiz gibi yeterince su
kullanıyoruz. Ama bu suyu onlardan pahalıya satın almak zorunda bırakılıyoruz.
İzmir de hiç bir mala gelmeyen oranda zam suya geldi. Gerçekten maliyetlerimiz
çok yükseldi. Su atık su ve katı atık bertaraf bedellerinde İzmir’in ilçeleri arasında
olduğu gibi İzmir’in diğer illerle arasında büyük farklar var. Şu anda
Türkiye’nin en pahalı suyunu İzmir kullanıyor. 17 milyon turist ağırlayan
Antalya’da meslektaşımızın suya ödediğinin biz hemen hemen iki katını ödüyoruz.
Muğla, Aydın, Balıkesir gibi illerde bu aralık daha da açılıyor. Bu belimizi
büküyor, rekabet gücümüzü yok ediyor. Biz bu adaletsizliğin bertaraf edilmesini
istiyoruz. Hizmet eden, turizmin aydınlık yüzü olan şehrimizin güzelliklerini
ülkemiz ve dünya insanlarına gösteren, şehrimiz ve ülkemiz ekonomisine katkı
veren turizmcinin mağduriyetinin giderilmesini istiyoruz. İzmir ve ilçelerinde
su, atık su ve katı atık bertaraf bedelleri; oteller tarifesi olarak, kullan
öde formülüyle, sezon dışı olup olmadığına bakılarak, oda ve yıldız sayıları
dikkate alınarak adil bir şekilde tespit edilmelidir. Adaletli bir tarifeyle,
sektörün soluk alması sağlanmalıdır. Aksi takdirde tüm otelciler olarak
anahtarları teslim etmek durumunda kalacağız.” Dedi.
İşler,
Bolu Kartalkaya’da ki yangın faciasını toplantı sırasında öğrendiklerini,
toplantıyı kısa kestiklerini, birlik üyeleri olarak zaten aldıkları önlemleri
tekrar gözden geçireceklerini, tarif edilmez bir üzüntüyle yüreklerinin
yandığını, ailelerin acısını paylaştıklarını, hayatını kaybedenlere Allah’tan
rahmet, yakınlarına ve milletimize başsağlığı dilediklerini sözlerine ekledi.
(ETİK)
Login and/or register to view page statistics